"Söz konusu görgüsüzlüklerle iletişim ararken iletişimsizliğe düşenler zaten gerçek yaşamlarında da bu şekilde davranıyorlar. Özensiz, düşüncesiz, kaba, laubali. Gerçek hayattaki görgüsüzlüklerini dijital hayata taşımaktan ibaret yaptıkları."
Adabı-ı muaşeret kitaplarını severdim yeniyetmeyken. Çok eğlenceliydi. Bizim evimizde ve mahallemizde hiç olmayan yaşam sahnelerinin kurallarını masal gibi okurdum.
Bu kitaplarda; frak giymiş erkekler ve kabarık etekli kadınlar, akıllara seza ayrıntılar içinde yaşardı. Davetlerdeki masa oturma oturma düzeni permütasyon ve olasılık problemlerine taş çıkarır; genç bayanlar danslı toplantılarda, genç beylere kaçıncı dansı söz verdiklerini unutmamak için mutlaka küçük defterlerine not ederlerdi. Tabii karaca eti yahnisinin – karaca etini nereden ve niçin bulduklarını hala çözebilmiş değilim- nasıl servis edileceği de büyük önem taşırdı.