Dayısı Olmayanlar İçin Kişisel İmaj Yönetiminin Önemi

"Ahh, İhtiyar medeniyet! Çocuklarına sağlam, yepyeni bir dünya kurmaktan bunca aciz misin?"

Bazı romanlar, filmler vardır senede en az bir iki defa ziyaret ettiğim. Aramızda bir hukuk oluşmuş yıllar içinde. Hiç olmayacak bir anda hatırıma gelirler, çoktandir ihmal edilmiş eski bir dosta karşı duyulan mahcubiyet içinde tekrar okurum, seyrederim. Her seferinde başka bir sohbet olur aramızda. Galiba klasiğin tanımı bu.

"Ah Güzel İstanbul", klasik filmlerim listesinde her zaman ilk üçte yer alır. Anlamlı bir filmdir. Sadri Alışık ve Ayla Algan’ın oyunculukları şahanedir. Konusu ve teması her dem tazedir.

Filmin diyaloglarını neredeyse ezbere biliyorum. İstanbul Beyefendisi, insancıl, kalender Sadri Alışık, film boyunca ağzından düşürmediği sigaralarından biri olduğu halde Boğaz’a bakarak der ki: "Ahh, İhtiyar medeniyet! Çocuklarına sağlam, yepyeni bir dünya kurmaktan bunca aciz misin?"

 

Belki öğretmen olmasaydım, gençlerin kendilerine bir dünya kurabilme mücadelelerine yıllar boyunca yakından şahit olmasaydım bu denli etkilenmezdim bu cümleden.

Maalesef ihtiyar medeniyetimiz, gençlere kendilerini gerçekleştirebilecekleri bir sistem sunamıyor. Oysa bu gençler var olmak ve var etmek istiyorlar. Bu dünyayı yaşanabilir kılan bir enerjidir ve çok özeldir.

Bu gençler de özel. Sayıca azlar ve kırılganlar ya da ‘’Başarıya giden yolda her şey mubahtır’’ demeye asaletleri engel. Dayıları da yok.  Bu yüzden arsız kariyer savaşlarına giremiyorlar ve çekiliyorlar. Meydan diğerlerine kalıyor. Diğerleri yani agresif aksiyon uzmanları kendi günlerini kurtarmak peşindeyken ülkenin geleceği heba oluyor.

Dayıları olmayan ve doğalarına aykırı saldırganlıktan uzak bu gençler için imaj yönetimi, ayrı bir önem taşıyor.

Bilgisayar üzerinden bir örnekle açıklayayım.

Nitelikli bir gencin alt yapısı –zekâ, akıl, moral değerler, diploma, yabancı dil, hobiler v.s.- bilgisayarın donanımı gibidir.

İmaj yönetimi ise yazılıma benzer. Donanımla uyumlu bir yazılım, donanımın kullanılabilmesinin biricik yoludur. Donanımın işlemesini sağlar, donanıma nasıl davranacağını ve hangi işlemleri yapacağını anlatır.

Diyelim ki nitelikli bir genç, ciddiyet içerisinde kendisiyle meşgul oldu ve üst yapısını yani imaj yönetimini ele aldı. Kazanımları ne olur? Peşinen söyleyeyim bütün dayılara saç yoldurur!

Çünkü bu gençler:

İmaj yönetimini bilip uyguladıkları için iş beklemezler, iş fırsatlarını kendileri oluştururlar ve yönlendirirler.

Güzel ve etkili konuşurlar. Kendilerini anlatabilme becerisine sahiptirler. Bu, onların özgüvenlerini artırır ve onları girişimci kılar.

Telefonda konuşma sanatını bildikleri için iletişimi başlatabilirler, tanımadıkları kapıları daha rahat çalıp daha rahat açtırabilirler.

Sözsüz iletişimin –beden dilinin- bütün olanaklarından yararlanırlar, jest ve mimikleri söylediklerini destekleyip derinleştirir. Gizli mesajları okuyabilirler, tam isabet çıkarımlarda bulunurlar.

Nerede, ne giyileceğini bilirler. Görünüşleri, kişiliklerinin doğru ve etkin bir yansımasıdır.

Temel iletişim becerileri gelişmiştir, kolay iletişim kurabilir ve sürdürebilirler. Daha az çatışma yaşar, çıkan çatışmaları daha sağlıklı çözebilirler.

Görgü kurallarına uydukları için kendilerinin ve diğerlerinin hayatlarını kolaylaştırırlar. İşleri kolaylaştıran insanlar olarak aranılırlar ve kabul görürler.

Tüm bu özellikler farklı kılar insanı. Fark da er geç fark edilir ve değerlendirilir.

Görünmeyen cam duvarlar, gidip gidip kafayı vurmak için değil, yıkılmak için oradadır.

Kendi içinde tamamlanmış bir enerji mutlaka akacağı bir mecra bulur veya kendi mecrasını oluşturur. Ben buna iman etmişimdir her zaman.

Yazan: Hatice Gülcan Topkaya

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR