Değerli Dinleyiciler,
Bu seçkin sempozyumda bulunmaktan büyük zevk duyduğumu söyleyerek konuşmama başlıyorum.
Burada, Beyaz Rusya Cumhuriyeti'ni ve eski adıyla Yabancı Diller Öğretmen Yetiştirme Kurumu olup, 1993 senesinde üniversite unvanı alan Minsk Devlet Dil Bilimleri Üniversitesi'ni temsilen bulunmaktayım.
İlk başta üniversitem hakkında birkaç kısa bilgi vermek istiyorum. 1948 senesinde kurulan kurum, o zamandan itibaren Beyaz Rusya Cumhuriyeti'nin yabancı dil öğretmeni yetiştiren en önde gelen kurumu olagelmiştir. Yabancı dil öğretimi, çeviri ve sözlü çeviri alanlarında nitelikli uzmanlar yetiştirmede, yüksek öğretimde öncü görev üstlenmiş olan üniversitemiz, bu güne kadar 30.000'den fazla öğretmen, 3.000 kadar sözlü çevirmen eğitmiştir.
Üniversitemiz bünyesi altında, öğretmen, çevirmen, sözlü çevirmen, danışmanlara ve çeşitli ülkelerden gelen yabancı öğrencilere hizmet veren dokuz adet fakülte bulunmaktadır. Bu fakültelerde yabancı dil olarak İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, İsveççe, Hollandaca, Lehçe, Türkçe, Arapça, Çince, Japonca ve Rusça öğretilmektedir.
Üniversitemiz Beyaz Rusya'da bulunan Fransa, İngiltere, ABD, Almanya, İtalya, Çin ve Türkiye büyükelçilikleriyle yakın temas içindedir.
Türk Dili Eğitimi ise ilk olarak 1994 yılında seçmeli ders olarak başladı. Dersler, Beyaz Rusya'daki Türk Büyükelçiliği'nde çalışan ana dili Türkçe olan öğretmenler tarafından veriliyordu. O zamanlar, Beyaz Rusya'da Türkçe eğitiminin başlamasında büyük çabaları olan büyükelçi Cansu Okandan görevdeydi.
Türkçe öğrenme talebi o yıldan itibaren her sene ikiye katlanarak arttı. Öğrencilerden gelen büyük talep üzerine, 1996 yılında Türk dili, İngilizce Fakültesi'nde ikinci dil olarak verilmeye başlandı. Bu gelişme de Minsk'teki Türk Büyükelçiliği'nin büyük desteği ve yardımlarıyla mümkün olmuştur. Büyükelçi, üniversitemize nitelikli Türkçe öğretmenleri ve eğitim malzemesi sağlamıştır.
1999 yılında Türk dili, Sözlü Çevirmenlik Bölümü'nde birinci yabancı dil olarak verilmeye başlandı. Başvuranlar arasında büyük bir rekabet oldu. Açılan on kişilik kadro için yetmiş beş başvuru olmuştu. Bu olay Beyaz Rusya medyasında da yankı buldu.
Bu büyük talebi göz önüne alan üniversitemizin Akademik Konseyi, Türkçe öğretiminde yeni yaklaşımları da benimsemeyi amaç edinerek, üniversite bünyesi içinde bir Türk Dili ve Kültür Merkezi açmaya karar verdi.
Bu merkez, üniversitemiz altında çalışan bir eğitim, kültür ve araştırma bölümüdür. Eğitsel ve kültürel etkinliklerin yanı sıra karşılaştırmalı çalışmalar yürütmekte, Türk ve Beyaz Rus iş adamlarına çevirmenlik hizmetleri vermekte ve çeşitli kesimlerden gelen insanlara Türkçe kursları açmaktadır. Aynı zamanda seminerler, sergiler düzenlenmekte, malzeme üretilmekte ve kişilerin kendi başlarına gelip çalışacakları bir ortam sunulmaktadır. Türk hükümeti merkeze ders kitabı, bilgisayar, televizyon, video, tepegöz projektörler ve diğer eğitim malzemesi desteğinde bulunmaktadır.
Şu anda Türkçe Öğretim Merkezi'nde dört Türkçe öğretmeni görev yapmaktadır: TIKA'da Yard.Doç.Dr. İbrahim Usta, Türkiye'nin seçkin üniversitelerinden gelen, doktora derecelerini almak üzere olan Ömer Kurt ile Ümit Yıldız ve son olarak da Türk Dili Öğretimi Programı öğrencilerinden Beyaz Rus bir arkadaş. Başka bir Beyaz Rus öğrencimiz de Ankara Üniversitesi'nde yüksek lisans yapmakta, Türkçe öğretmeni olarak yetişmektedir. Bu artan ilgide Türkçe öğrencilerinin çoğunun önünde iyi iş olanakları olması çok önemli bir etmen oluşturuyor. Bu öğrenciler mezun olduklarında Türk ve Beyaz Rus şirketlerinde sözlü çevirmen ve çevirmen olarak iş buluyorlar.
Müfredat ve ders planlarına yeni bir yabancı dil eklemek pek çok çaba gerektiriyor. Şu anda iki programımız var:
- İkinci dil olarak Türkçe (Üç senelik bir Türk dili programı; toplam 775 saat).
- Birinci yabancı dil olarak Türkçe (1560 saate ek olarak 725 saat çeviri dersi).
Bu programlarda öğrenciler dört dalda eğitim görüyorlar: Dinleme, okuma-anlama, konuşma ve yazma. Türkçe öğretiminde gramer çok önemli bir konu. Burada genelde karşılaştırmalı bir yaklaşım kullanılıyor. Türkçe öğretmenlerinin İngilizce ve Rusça bilmeleri de aranan bir özellik.
Türkçe öğretimini daha etkin kılmak için her ne kadar farklı yaklaşımlar kullanılsa da, iletişimsel yaklaşım ön plana çıkıyor. Dili öğrenmek isteyen öğrencilerin bilgilerinin üzerine inşa etme ve bilgileri ve deneyimlerini genişletme yoluyla motive etmek amaçlanıyor. Öğrencilerin iletişimsel yetenekleri, bir grup anlamlı, ayakları yere basan, faydalı ve yapılması güç olmayan ödevlerle geliştiriliyor. Şunu da belirtmek lazım ki, Beyaz Rusya'da Türk dili diğer üniversitelerde, liselerde hatta ortaokullarda da yayılıyor.
Görüldüğü gibi Türk dili Beyaz Rusya'ya başarıyla getirilmiştir. Bu eğilimin önümüzdeki yıllarda da devam etmesini ümit ediyoruz.
Konuşmamı bitirirken, Türkiye'nin Minsk Büyükelçiliği'ne ve özel olarak da bugün büyükelçilik görevini yürüten Şule Soysal'a, Beyaz Rusya'da Türkçe öğretimine verdikleri sürekli yardım ve destekten dolayı ve benim de bu sempozyuma katılmamı sağlamalarından dolayı teşekkür etmek istiyorum.
İlginize teşekkür ederim.
Avrupa'da Yabancı Dil Olarak Türkçe Öğretimi Sempozyumu - 25-26 Ekim 2001
Beyaz Rusya'da Türk Dili Öğretimi
Dr. Nina A. KOPATCHEVA[1]
[1] Minsk Devlet Dil Bilimleri Üniversitesi, Beyaz Rusya