"Türkçe’yi ‘’öğrenilebilir’’ hale getirmenin yolu; öğretim materyalleri tasarlamaktan geçiyorsa belirleyici olanın kaynaklar değil, kaynak yaratabilme yeteneği olduğunu unutmayın ve işinize odaklanın."
Yabancı bir dil olarak Türkçe öğretimi için şiddetle ihtiyaç duyduğumuz özgün, sade, güncel,eğlenceli,dili öğrenen grubun/kişinin motivasyonunu artırıcı özelliklerde materyalleri nereden bulacağız?
En doğru ve kestirme cevap şu oluyor. Hiçbir yerden!
Maalesef bizler için http://www.lakeshorelearning.com - hasetle karışık hayranlık duygularıyla ara sıra tavaf ettiğim öğretim materyalleri sitesi - gibi bir adres yok ki sipariş edip de alalım. Alalım da keyifle kullanalım.
Yok, ümitsizliğe kapılmıyoruz hemen.
Derin bir nefes alıp şöyle düşünüyoruz: Üzerinde kolayca ilerleyeceğim bir zemin, ayağımı rahatça basacağım bir yer olmasa da bir yol daha var: Kendi ayağımın üzerine basmak!
İhtiyaç duyduğumuz öğretim materyallerini tasarlayıp uygulamak göründüğü kadar zor değil aslında.
Başlangıç noktanız; mesleki körlükten kurtulmak, yaratıcılığınızı geliştirmek olmalı.
Yabancı bir dil olarak Türkçe öğretimi için materyaller tasarlayan bir öğretmen olmak, bu konuda yetkinleşmek istiyorsanız size şunları öneririm:
Açık fikirli olun.
Deneyci yaklaşımları sevin.
İyimser olun.
Pes etmeyin.
Yaratıcılıktan keyif alın.
İstek enerjiniz yüksek olsun.
Pratik zekâlı olun.
Tükenmeyen merak sahibi olun.
Öğrenmek ve öğretmek için sürekli tetikte olun.
Gerçekçi bir özgüvene sahip olun.
Eğer bu becerilere sahip olmadığınızı düşünüyorsanız aşağıdaki soruları kendinize yönelterek doğru cevapları ve çözümleri bulun.
Kendimi tanıyor muyum?
Artı ve eksi yönlerimi biliyor dahası bunların üzerine gidiyor muyum, iyileştirmek veya geliştirmek için?
Bilgiye ihtiyacım olduğu yerde ve zamanda nasıl ulaşacağımı biliyor muyum?
Ezberci eğitim ve öğretimin bir ürünü olarak ezberci eğitim ve öğretim yapmayı sürdürüyor muyum, her ne kadar görünüşte ezberci eğitim ve öğretimi eleştirsem de?
Mesleğimi yeterince anlamlandırıyor muyum?
Kendimi falan şey veya filancalar yüzünden ifade edemiyor muyum?
Tembel miyim, çalışma disiplinim yok mu?
Kendini güvende hissetmiyor muyum?
Yenilgiye uğramaktan, alay edilmekten ve yanlış yapmaktan korkuyor muyum?
Otoriteye körü körüne bağlı mıyım?
Türkçe’yi ‘’öğrenilebilir’’hale getirmenin yolu; öğretim materyalleri tasarlamaktan geçiyorsa belirleyici olanın kaynaklar değil, kaynak yaratabilme yeteneği olduğunu unutmayın ve işinize odaklanın.
Kimbilir, belki siz de beş-on sene sonra Lakeshore benzeri, yüzbinlerce dolarlık iş hacmi olan bir öğretim materyalleri sitesi kurarsınız!
Yaaa, bir de bu yönü var işin… Hadi siz düşünün ben de çıkıp biraz yürüyeyim.
Yazan: Hatice Gülcan Topkaya
Resim bağlantısı: http://tuub.net/tamekran/ayak-izleri/19FQYyohA