Bir sabah…

Sabah kalktım, elimi yüzümü yıkayıp salona geçtim. Tüm aile kahvaltı için hazırlık yapıyordu. Aslında tüm aile değil kardeşim Yunus etrafta yoktu. Odasına doğru gittim. Kapısını çaldım ancak içeriden ses gelmedi. Ben de kapıyı açtım ve içeri girdim. Sonra yatağında uyuyan kardeşimi gördüm hemen yanına gidip onu dürttüm. Gece geç yattığı gözlerinden belliydi. Bir süre sonra uyandı. Elleriyle gözlerini ovdu. Ayağa kalkamıyordu. Sonunda kalktı elini ve yüzünü yıkamak için banyoya gitti. Ben de onu beklemeyip salona geçtim. 

Çay daha hazır değildi. Biraz çayın demlenmesini bekledikten sonra hep beraber masaya oturduk. Annemin yaptığı sucuklu yumurta çok güzel kokuyordu. Hemen yemeğe başladık bir süre sonra kız kardeşim elinde bir tabak patates kızartması ile yanımıza geldi ve masada boş bulduğu bir yere elindeki patates tabağını koydu. Sonra erkek kardeşim mutfağa gitti ve geri döndüğünde elinde ketçap vardı. Sonra annem ona “Sabah sabah patatese ketçap sıkma, eğer istiyorsan baharat serpebilirsin.” dedi. Yunus da öyle yaptı. Sonra çayımı bitirdikten sonra babamdan bir bardak çay daha rica ettim. O da bu sabah elini yaktığını ve bu yüzden çay koyamayacağını söyledi. Ben de kendim koydum. Kahvaltımı yaptıktan sonra “Herkese afiyet olsun” diyerek kalktım. Yemek yediğim boş tabakları alarak mutfağa götürdüm. Sonra banyoya gidip ellerimi yıkadım. Kendime bir bardak çay daha koyup kitabımı elime aldım. Yeni bir kitap okumanın heyecanıyla okumaya başladım. Kitap çok güzel ilerliyordu. Kitaba daldığım için ayağımı yanlışlıkla sehpaya çarptım ve üzerindeki çay halıya döküldü. Sonra hemen kitabı oturduğum yere bıraktım ve mutfaktan bir bez alıp halıyı sildim. Annemin bunu görmemesi benim için çok iyi olmuştu. Sonra kitabımı okumaya devam ettim. Annem yanıma geldiği zaman halıdaki lekeyi hemen fark etti ama biraz da olsa sildiğim için beni takdir etti. Kitaba biraz daha devam ettikten sonra farklı bir şey yapmak istedim. Bu arada mutfakta çok yıkanacak bulaşık olduğunu fark ettim. Kirli bulaşıkları bulaşık makinesine doldurdum. Tava ve tencere gibi büyük bulaşıkları ise elle yıkadım. Aslında kitap okumaktan sonra en sevdiğim şey buydu. 

28.03.2020

Yusuf Bera Sarıgül

Bu metin turkceogretimi.com için yazılmıştır. Kaynak göstermek kaydıyla kullanılabilir.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR