Padişah yanında veziri ile birlikte tebdil-ikıyafet yola düşmüş.Bir evin önünden geçerken bahçede çalışan bir kız görmüş.
Selamdan sonra aralarında şöyle bir konuşma geçmiş:
-Bacanız eğri
-Baca eğri ama dumanı doğru tüter.
-Annen nerde?
-Biri iki etmeye gitti.
-Baban nerde?
-Azı çok etmeye gitti.
-Sana bir kaz göndersem yolar mısın?
-Hem de ciyaklamadan.
Vezirle birlikte kızın yanından ayrılmışlar fakat vezir merak içinde.Konuşmalardan hir şey anlamamış.Ne konuştuklarını sormuş padişaha.Padişah;sen vezirsin anlamış olman gerekirdi,akşama kadar ya açıklarsın ya da kellen gider demiş.
Vezir padişahı saraya bıraktıktan sonra gerisi geri kızın yanına dönmüş.Padişahla ne konuştuklarını sormuş.
Kız:
Bir kese altın verirsen söylerim.
Almış bir kese altını ve
-Padişah bana bacanız eğri derken gözümün şaşı olduğunu ima etti ben de gözüm şaşı ama doğru görüyorum dedim.
-Ya ikinci soru?
Tekrar bir kese altın alan kız
-Benim annem ebedir bir kadını doğum yaptırmaya gitti dedim.
Tekrar bir kese altın
-Babam çiftçidir tarlaya tohum ekmeye gitti dedim.
-Ya bir kaz göndersem yolar mısın?derken vezir başına geleni anlamış.