Anadili Edinimi ve Türkçe

Anadil Olarak Türkçe Öğretimi Gösterim: 12440
Belli bir toplum ve kültür içinde öncelikle aile ve yakın çevrede kazanılan, daha sonra okulda pekiştirilen ve geliştirilen dile anadili denir. Anadili düşün ve duygu evrenimizi oluşturur, geliştirir.

"Çocuklar anadillerini, bütün karmaşıklığına rağmen, herhangi bir öğretime gerek kalmadan edinebilmektedirler" görüşüne katılıyor musunuz?

Anadili kazanımı bireyin dünyaya gelişi ile birlikte anne-bebek ve diğer aile üyeleriyle etkileşim ile başlar. Bu sürecin başlangıcında çocuğun meramını, gereksinimini, niyetlerini (açlık, susuzluk, ilgi arama v.b.) eylemlendirmesi refleksif davranışlarla ilintilidir ancak, anneler tarafından iletişim amacına yönelik yorumlanır. Bu eylemler çocuklar tarafından sözöncesi düzeyde ses, jest, işaret biçimleri ile kodlanır, çocuk kodun öğelerini tanıdıkça , eylemler sözel olarak biçimlenmeye başlar. 12- 18 aylar arasında ilk sözcüklerle başlayan dil kazanımı okulöncesi dönemde anadilinin biçim, içerik ve kullanım bileşenlerini edinmiş olarak tamamlanır. Örnekleyecek olursak, 5-6 yaşındaki bir çocuk yetişkinler gibi anadilinde olumlu/olumsuz tümceler kurabilir, soru sorabilir, gerçek veya gerçeküstü bilgiler aktarabilir, bir konu üzerinde yorum yapabilir, yargıya varabilir, savlar ileri sürebilir. Bu sırada ürettiği sözceler ise anadilinin sesbilgisi, biçimbirim, sözdizim, anlam ve kullanım bileşenlerine uygundur. Böylelikle birey içinde yaşadığı toplumun değerlerini, ulusunun dilini, kültür dokusunu algılayıp kavrar ve duyduğu anadili aracılığıyla evrene ilişkin simgelenen bilgiyi kazanır, zenginleştirir, geliştirir. Diğer bir deyişle çocuk, anadilini konuşan başka bireyleri dinleyecek, onların deneyimlerinden, düşüncelerinden yararlanacak, çevrede olup bitenler hakkında bilgi alacaktır. Sonuçta düşünce yapısı zenginleşecek, sözcük dağarcığı giderek genişleyecek; soyutlama ve kurgulama gücü gelişecektir. Böylelikle dil düşünceyi, düşünce de dili sürekli etkileyecek ve birbirini geliştirecektir.

Bu kazanım okulda kasıtlı kültürleme olarak tanımlanan öğretim ile üstdil becerilerinin kazandırılmasına dönüşür. Başka bir anlatımla, anadili dünyaya gelişle birlikte okul çağına kadar doğal olarak kendiliğinden kazanılan, herhangi bir öğretim gerektirmeyen süreçtir. Sözgelimi, Türkçe'yi dışarıdaki yaşantı ve deneyim ile ediniriz. Kuralları kendimiz bilinçsiz olarak keşfeder, giderek içselleştiririz. Okulda ise, bu kazanılan dil aracılığıyla dilin kuralları, bu kuralların neler olduğu, nasıl biçimlendiği, işlevi ve doğru kullanımı çocuklara öğretilir. Bir çocuk anadilini edinirken tümce, özne veya eylem v.b. diye öğrenerek kullanmaz, bunların ne olduğunu bilmez ama okulda bunları ve işlevini öğrenir. Yine dil aracılığıyla çocuk, yalnız kendi toplumunun değerlerini ve dünya görüşünü değil, diğer toplumların görüşlerini ve dünya görüşlerini de öğrenme sürecine erişir, evrene ilişkin bilgilerini genişletir. O halde, okullarda öğrenciler içselleştirmiş oldukları bilgiyi bilinç düzeyine getirerek bu bilginin bilimsel olarak kullanımını ve betimlenmesini öğrenmelidirler. Bireyin kendini gerçekleştirme ve etkili iletişimci olabilme sürecinde anadili eğitiminin büyük önemi vardır. Anadilinde yetkinleşme bireyin sosyal bir varlık olarak toplumda yer edinmesine, gelişmesine, evreni algılama ve yorumlamasına, özgür ve eleştirel düşünebilmesine, diğerleriyle anlaşmasına ve eğitim alanındaki öğrenmelerin gerçekleşmesine ışık tutar. Bireyin, anadili ile ulaşacağı iletişim yeterliği ile onun okuldaki akademik başarı düzeyi arasında olumlu bir ilişki vardır. Anadili kazanımına ilişkin olarak aşağıdaki noktaların bilinmesinde yarar vardır.

• Anadili kazanımı biyolojik, bilişsel, duyusal ve toplumsal gelişime koşut olarak gelişir.
• Anadili kazanımı doğal ve aşamalı bir süreç içinde gelişir.
• Anadili kazanım hızı ve seyri bireysel ayrılıklar gösterir. Her çocukta aynı gerçekleşmez.
• Okul evrelerinde anadili kullanımı bireysel farklılıklar gösterir.
• Anadilinin dört temel becerisinde (konuşma, dinleme, okuma, yazma) gelişim ilk yıllarda bireysel farklılık gösterebilir. Bazı çocuklar okuma anlama becerilerinde, bazıları ise konuşma becerilerinde daha iyi ilerleme gösterebilirler.
• Anadili kazanımı ergenlik ve gençlik evrelerinde değişkenlik gösterir. Gençlerin bu dönemdeki duygusal ve fiziksel gelişimleri dil kullanımlarını da etkiler. Merak yönleri artar, hayali işlevlere önem verilir, değerlendirme ve eleştirme yönleri gelişmeye başlar. Bu gelişimi kendileri de anadillerinin gözlükleriyle farkederler. İşte bu nedenle, bu dönemde dil kullanımına ağırlık veren bir Türkçe öğretimi önem kazanmaktadır.

Üstdil becerileri, dil aracılığıyla dil hakkında bilgi edinme; dil aracılığıyla okuma, yazma becerilerinin öğrenilmesidir.

Kaynak: Türkçe Öğretimi 
ANADOLU ÜNİVERSİTESİ 
AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ YAYINLARI NO: 587
Yazarlar:
Prof.Dr. Özcan DEMİREL
Prof.Dr. Sabri KOÇ
Doç.Dr. Seyhun TOPBAŞ
Doç.Dr. Ferhan ODABAŞI
Yrd.Doç.Dr. Ayşen Gürcan NAMLU
Yrd.Doç.Dr. Banu YANGIN
Öğr.Grv. Güneş MÜFTÜOĞLU
Editör: Doç.Dr. Seyhun TOPBAŞ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR